23 Ocak 2010 Cumartesi

AFSAD'DAN SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ


Türkiye’nin kamu yararına çalışan tek fotoğraf derneği olan Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği (AFSAD) uzun zamandır çeşitli engel gruplarına ücretsiz fotoğraf eğitimleri veriyor.

Fizyolojik ya da psikolojik her engel, engelin ortaya çıktığı organa ya da seviyesine göre farklı travmalara neden oluyor kişi üzerinde. Toplumdan dışlanma, özgüven eksikliği, kendisi ile barışık olamama, aidiyet duygusunu kaybetme, hayata küsme noktasına kadar giden durumlarla karşılaşmak mümkün. Resmi olarak %12-13’ünün ama gayri resmi olarak çok daha fazla insanın engelli olarak yaşadığı bir toplumda yaşanan bu travmaları görmeden yaşamak ancak görmezden gelerek yaşamakla mümkün olabilir.

Birçok alanda farklı paylaşım alanları, farklı ligleri bulunan, farklı değerlendirmelere tabi tutulan engel grupları fotoğrafın eşitleyici yapısının altında engel tanımaksızın üretiyor, paylaşıyor. Fotoğrafın eşitleyen bir yapısı var. Çünkü, sergi duvarında asılı duran fotoğrafın engelli bir bireye mi yoksa engelsiz bir bireye mi ait olduğunu anlamanın hiçbir yolu yok.

İnsanlık piramidinin ancak üst kısımlarında üretme/yaratma duygusu vardır. Hayatlarının çok büyük bir zaman dilimini edilgen olarak yaşayan engelli vatandaşlarımızın fotoğraf makineleri ile ürettikleri tek şey fotoğraf değildir. Bir ifade biçimi olarak fotoğrafı kullanırken anlama, anlamlandırma ve anlatma yolculuğunda ortaya çıkan sonuç fotoğraftan çok daha fazlasını öğrenir ve öğretirler. Farkları insanların kafalarında yarattıklarını daha iyi anlamanın çok az yolu vardır.

Fotoğraf eğitimi sürecinde özgüven gelişimi, kendini ifade edebilme başarısının yanı sıra kendilerini yalıttıkları, toplumun görmezden geldiği küçük çevrelerinden çıkarak farklı sosyokültürel ekonomik kesimlerle iletişime girerler.

AFSAD bugüne kadar Elmadağ Çocuk Tutukevi, Keçiören Çocuk Islahevi, %10 ile %40 arasında görme kaybı bulunan az gören çocuklarla, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK)’nda yaşayan çocuklarla, şizofreni hastalarıyla, işitme engelli çocuklarla fotoğraf eğitimleri yaptı. Beyin felçli (Serebral Palsi “SP”) ve otistik çocuklarla da eğitim yapmayı planlamaktadır. Az gören çocukların çalışması bir belgesel kısa film haline getirildi.

Bütün eğitim çalışmalarının ortak yönü, grupların katılım istekliliği ve devamlılığı, uzun süreli çalışmalar olması ve gerek Türkiye’de gerekse dünyada çok karşılaşılmayan özgün eğitim yöntemlerinin kullanılmasıydı. Grupların yaş ve rahatsızlıklarının getirdiği algı seviyesi farklılıkları düşünüldüğünde her bir grup için özgün yöntemler kullanmaksızın, her öğrenciye rol model de olacak gönüllü bir asistan ağabey/abla/arkadaş olmaksızın böyle bir çalışmanın yapılması olası görülmüyor.

Başlangıçta filmli makinelerle yola çıkan ve bir kısmının görme yetisini kaybedilmesi ihtimaline karşı karanlık odada filmleri kendilerine yıkatılan ve ışık olmadığında bile yapılabilecek bir şeyler olduğunun anlaşılması için çaba gösterilen az gören çocuklardan şizofreni hastalarına ve işitme engelli çocuklarımıza kadar değişmeyen ortak sorun ise aynı. Teknik ekipman, yani fotoğraf makinesi. Zaten ekonomik olarak zayıf olan ve bütün gücünü çocuklarının tedavi ve bakımlarına harcayan aileler genelde fotoğraf makinesine ayıracak bir bütçe bulamıyorlar.

Oysa fotoğraf eğitimlerinin sürdürülebilmesi ve başarıya ulaşabilmesi için olmazsa olmaz koşul fotoğraf makinesi. Bütün bu koşullara bir de içinde olduğumuz kriz şartları eklendiğinde sponsor bulma ihtimali de iyice azalıyor.

AFSAD, bütün bu şartlarda içinde yaşadığımız toplumun üyesi olan kişi/kurumları sorumluluğa ve imkanı olanları bu projelere teknik ekipman desteği sunmaya davet ediyor.

Fazlı Öztürk fazliozturk@gmail.com 0 532 701 34 96
(Bu yazı 17 Temmuz 2009 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi Ankara ekinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder